Türkiye Yemek Sanayicileri Dernekleri Federasyonu’nun (YESİDEF) 4. Olağanüstü kongresinde gerçekleşen başkanlık seçimini Hüseyin Bozdağ kazandı.
Bozdağ yaptığı konuşmada, ilk iş olarak yemek sanayi envanteri çıkaracaklarını anlatarak “Türkiye’de bu noktada 20 milyar dolarlık iş potansiyeli var. Ancak pazarın büyüklüğü şu an için sadece 6.5 milyar dolar. En geç 2023’e kadar 13.5 milyar dolarlık açığı kapamak istiyoruz” dedi.
Bozdağ şu noktalara dikkat çekti:
‘’Türkiye’de Yemek sanayinin envanterini yaparak 81 ilde 81 dernek parolasıyla yola çıkarak, yemek sanayinin rontgenini çekeceğiz. Bunun için şu anda hazırlanıyoruz. Türkiye’nin 81 ilindeki yemek potansiyeli pazarının işlenebilir özelliği şu anda 6 milyar dolar civarında.
YESİDEF’in çatısı altında bulunan 6 dernek ile beraber aktif olarak çalışan 600 üyemiz var. Haziran ayı içerisinde şu anda 6 olan derneğimizin 17 tanesi hazır olmakla birlikte 24’e çıkacak. Yaklaşık bin kişi olarak hedeflediğimiz üyemizde hizmet veriyor olacak.
Biz dünyada hizmet sektörüyle birlikte entegre olabilecek şekilde çalışmak zorundayız. Sivil toplum örgütleriyle bir araya geleceğiz.
Gıda ve Tarım Bakanlığı tarafından denetime açık hijyen şartları sağlanmış 4 çeşit stendart menünün kişi başına satış fiyatı 4.5- 5 TL arasındadır.
Sendikaların Türkiye’ye girmesiyle beraber 1950 yıllarında kamu ve özel sektörde, iş kanunu, iş hukuku, sendikalar kanununda verilmiş hak olarak ortaya çıktığı için, yemeğin parasını ödeyende patron olduğu için yarın çok planlı bir Pazar olarak önümüze çıkıyor.
Dünya’daki yemek sektörünün devleri büyük bir Pazar olmasından dolayı Türkiye’ye gözlerini dikmiş durumdalar. Pazarın içerisinde yabancı oyuncularda var. Biz bunlara saygı duyuyoruz. Ama biz artık göçü tersine döndürmek zorundayız. Çünkü Türkiye şu anda yüzde 8 büyümesiyle Çin’den önde.İşte biz bu tersine göçü değiştirebilirsek,artık İngiltere’den buraya gelmiş olan herhangi bir firmanın bize hizmet veriyor olmasından hiçbir rahatsızlık duymuyoruz.Bizde gidip İngiltere’ye satıyor olmamız gerek.
YESİDEF olarak hedefimiz, işadamlarımızın ihracat yaptığı her yer aynı zamanda bizim de pazarımız olacak. Ankara’yı merkez kabul edersek, pergelle 3 saatlik uçuş mesafesinde 3 milyar insan yaşıyor. Bu 3 milyar insan, yemek sanayicisi olarak bizim yeni pazarımızdaki hedef kitle.
Türkiye’de hazır yemek sektöründe büyük bir pazar var. Bu pazarla alaklı da biz öyle bir sektörüz ki, yemek sektörü olarak hiçbir sektör olmasın ki bizimle ilişkisi olmasın.Ya birisinin tedarikçisiyiz, ya da onlar bizim tedarikçilerimiz. Biz yemek taşıyoruz, endüstiriyel yemek taşıyoruz.
Yılda yüz bin araç yemeklerimizi dağıtmak için yola çıkıyor. Otomotiv sektörünü harekete geçiyoruz. Her ay 350 bin kişiye yeni iş kıyafeti dağıtıyoruz. Tekstil sektörü bundan faydalanıyor. Tükettiğimiz temizlik malzemelerinden dolayı kimya sektörünü harekete geçirmiş oluyoruz. Dolayısıyla biz aynı zamanda diğer sektörlerinde yeni iş yapmalarına vesile oluyoruz’’..